17 Nisan 2012 Salı

MİSAFİRİM GELECEKMİŞ, BUYURSUN GELSİN



Birkaç gün önce sık kullanmadığım ve sadece sanatsal mesajları almak için kullandığım mail adresime baktığımda bir mesajla karşılaştım. Biri bana misafir gelecekmiş. ‘’ Eeee…ne var bunda? ‘’ diyeceksiniz şimdi. Ancak büyük ihtimalle benzeri mailler alan kişiler varsa aranızda daha yazımın başında gülümsemeye başlayacaklarından eminim…

Misafiri seven bir milletizdir. Tanrı misafiriyim diye kapımızı çalanları bile neredeyse geri döndürmeyiz. Buyursun gelsin, hoş gelsin, sefa gelsin diyebileceğim türden bir misafire ait değildi bu mesaj. Kekler börekler, poğaçalar yapıp beklenecek türden, tanıdığım biri de değildi. Peki, kimden gelmişti bu mesaj? Geleceğini günlerce önceden kim haber vermişti bana? Üstelik bu misafir yurt dışından gelecekti. Yol yorgunu olacaktı ama temiz çarşaflar serip yataklar hazırlayacağım, elimden geldiğince rahat ettirebileceğim bir misafir değildi.

Aldığım mailde aynen şunlar yazıyordu: Oraya gelicem, müsait misin?

‘’ Daveti gönderen: Ladyberlin
    Davetin başlığı: Oraya gelicem havalar nasıl
    Mesaj: Merhaba hayat tamamen tesadüflerle haftaya Türkiye’ye geliyorum.    Ufacık, kısacık sürecek bir ilişki yaşamak ister misin? Çünkü burada kendime ayıramadığım vakti Türkiye’de ayırmak istiyorum. Beni tecrübesiyle hareketleriyle, sadece gönlümü hoş edecek birisini istiyorum. Benim bir ilişkide hayırlarım yoktur… Çünkü herkes istediğini almanın peşinde. Benim hiç bir maddi beklentim olmaz, evlilik felan öyle bir beklentim de yok zaten.. Yehju’ya gel de msn vereyim oradan devam edelim.’’

Ve devamında şu bilgiler yer alıyordu:

 ‘’ Ladyberlin üyesinin fotoğraflı profilini görmek için buraya tıklayınız.

Yehju.com sitesine hemen üye olarak size davet yollayan kişilerle tanışabilirsiniz.

Ayrıca yarım milyondan fazla üye arasından aradığınız sevgili ya da yatak partnerinizi bulabilir, onlarla yazışabilir, msn adresleri ve telefonlarını alabilir ya da kameralı sohbet yapabilirsiniz.
Sınır tanımayan ama ilişkilerinde gizliliğe önem verenlerin buluştuğu site...’’

Mesaj kutumu her zamanki gibi açıp bu satırları okuduğumda Nazan Öncel’in Hay Hay şarkısını anımsadım. Hatırlayalım, sözleri şöyle idi:
Ne varsa alsın
Toplasın gelsin
Benim için gelsin
İsterse kalsın

Hay hay buyursun gelsin
Hay hay temelli kalsın
Hay hay buyursun gelsin
Hay hay beni seven gelsin
Hay hay…



Günümüzde eski sevgilerin, masumane aşkların neden kalmadığını ve özlem çekildiğini bundan iyi ne anlatabilir acaba? Özellikle cinsel yoldan bulaşan AİDS Hepatit, Sarılık gibi hastalıkların görülme oranı ülkemizde de azımsanmayacak boyutta olduğu biliniyor. Çünkü yasal olarak çalışan hayat kadınları kontrol altında iken buralardan ulaşılan kadınlar ile birlikte olan kişiler önlemlerini ihmal etmişlerse her an tehlikeyle karşı karşıya. Merakları nedeniyle girdikleri bu tuzaklarla dolu sanal ortamlarda mağduriyetin çoğunu gençlerimiz yaşamaktadır.

Ayrıca her gün farklı yerlerde sanal alemle, online fuhuş, porno ve seks tuzaklarının var olduğu yüzlerce haberle karşılaşıyoruz. İnternet aramalarında çok net biçimde rahatlıkla ulaşılabilen bu tür sitelerde çeşit çeşit görsel malzemeler eşliğinde, kontrolsüz, kadın ya da erkek fuhuş hizmetleri sunuluyor. Meraklarına yenik düşenlerin, boş zamanlarını ne şekilde dolduracağını bilemeyenlerin bu tür tuzaklara düşmeleri çok kolay.

Hızla ilerleyen bilgi-bilişim çağı önümüze uçsuz bucaksız bir derya çıkarmış. Bu deryada ilerlerken kirlenme, fazla hızlı yüzüp, yönümüzü, kıyımızı kaybetme gibi durumlarla da karşı karşıya kalabiliriz.
Kolaylıkları ve olumlu taraflarının yanı sıra her an yepyeni, sinsi suçları ve yozlaşmayı da beraberinde getirip yaşamın tam ortasına bomba gibi bırakıyor gelişen teknoloji.

Uzmanlar sürekli sanal fuhuşta son dönemde artış yaşandığı, eskort, partner gibi isimlerle internet kullanıcılarına sunulan fuhuş pazarlarında pek çok tehlikenin de bulunduğu konusuna dikkat çekmeye, uyarmaya çalışıyorlar. Hatta emniyete de bu tür sitelere aldanıp dolandırıldıklarına dair pek çok şikâyet de gelmekte olduğunu biliyoruz.

Bir söz vardır: Eline, diline, beline sahip olmak…
İşte acı olan budur. Sahip olamadığımız nitelikler zehirli sarmaşık gibi dolanıp durmaktadır boynumuza…

Yasal boşluklardan yararlanılan bu tür siteler bir kısım meraklı ve aç insanımızın hüsrana uğramasına yol açıyor. Ayrıca bu tür olayların çok küçük bir kısmı açığa çıkıyor. Hukuk ve Hayat Derneği Başkanı Erdem Gençay konuyla ilgili olarak şunları söylemekte: ‘’ Yasa boşluğu bazı kimselere hareket alanı sağlamakta, yasa koyucunun bu alanı boşluk bırakmayacak şekilde düzenlemesi gerekmektedir.’’


Bilimin ve teknolojinin nimetleriyle dolup taşan bu deryada herkesin boğulmadan ve başka kıyılara sürüklenmeden yüzebilmesi dileğimle…

Müşerref ÖZDAŞ

( Ortanca Dergisi- Üç Aylık Kültür ve Sanat Dergisi- Mart-Nisan-Mayıs 2011- Yıl: 4 ' de yayınlandı)

Hiç yorum yok: